24 Eylül 2017 Pazar

Püskül

Yarısı yırtık mektubu koydu dizine
Baktı hayli uzunca, okudu usulca
‘Ve bir kadın geçti sayfalardan
Sessiz,  sedasız’
Sessizlik asırlardır böyle derine çapa atmamıştı
Çekemiyordu, çekilmiyordu
Çaresiz iniyordu anılar merdiveninden
Adımlarından önce yanan sigaralarla yanıyor
Sonrada ziyadesiyle rakıyla söndürmeye çalışıyordu
Sıklaşmamalıydı  adımları, tedavisini ertelememeliydi
Lakin mısır püskülü saçlarına takıldığını fark ettiğinde
Kara bir zar gibi yuvarlanmaya başlamıştı bile
Aynı yere vurmasa da hep aynı yerinden vuruluyordu aslında
Bütün hücreleri ram ederken zamana
Bir ölümden önce gelen ayrılıklara
Birde tarih öncesinden kalan bu suskunluğa
Yakındı
Adını sayıklarken bulduğunda kendini
Aynaya çizdiği haritaya bakakaldı
Neyi yoksa döküldü ağızından o anda
Bir adımda, bir adınla
‘Ve bir kadın geçti sayfalardan
Sessiz, sedasız’

Hayal mahsulü mektup

Sıkılmadın mı balkonsuz evlerden, döner koltuklardan Metropol zebanilerinden, gelecek kaygısından Siyasetçilerden, enflasyondan, rakamlard...